Categories: Kitap Tavsiyeleri

by İnci Vural

Share

Categories: Kitap Tavsiyeleri

İnci Vural Tarafından Yazmıştır.

Paylaş

Bebek Ayı, annesine Ay’a gidip gidemeyeceğini sorar. Annesi gidemeyeceğini, bunun için bir roketinin olması gerektiğini ayrıca hemen yıkanıp yatması gerektiğini söyler. Oyun oynayacak ve hayalgücü çalışan çocuk için çare çok. Bebek Ayı hemen merdivenin altındaki dolapta bir roket (koli), mutfak tezgahının üzerinde bir uzay başğı (kevgir), paspasın üzerinde bir çift uzay çizmesi (lastik çizme) bulur. Yanına yolculuk için biraz yiyecekle tüylü ayısını da alıp bacadan dışarı uçar. Gökyüzünde yükselir, yükselir… Yolda rastladığı baykuş da ona katılır. Bir uçakla karşılaşırlar. Yolcular onlara el sallar. Bebek Ayı’nın roketi daha da yükselir. Sonunda Ay’a varırlar.

Ama burada ne birileri vardır, ne de ağaç. Ay biraz sıkıcıdır aslında. Oturup piknik yapmaya karar veririler. Yiyecekleri bitince geri dönerler. İnerler, inerler… Bebek Ayı sonunda evlerinin bacasından, üstü başı kurum içinde güm diye salonun ortasına iner. Bayan Ayı gelip onu alır ve doğruca banyoya götürür. Bebek Ayı yıkanırken annesine roketiyle nasıl Ay’a gittiğini anlatır. Annenin aklı realitededir çocuğun aklı ise “havalardadır”. Aradabir annelerin de aklı havalanınca daha iyi iletişim kurulduğunu söylemeye gerek yok sanırım….

En Son Yazılar

  • Berra, onu sevecek, pasta alacak, ıslık çalmayı öğretecek ve arada bir de harçlık verecek bir dedesi olsun istemektedir. Ama böyle bir dedeyi nerede bulacağını da bir türlü bilemez. Yardımına arkadaşı Ulf yetişir. Berra’ya huzurevinden bir dede bulur. Berra ve Ulf, buldukları dedeye torunu için neler yapması gerektiğini anlatırlar. Ama Berra için neler yapılacağının yanında, çocuklar

  • Karlı bir kış gününde karnını doyurmak isteyen ve ağacın dalındaki son elmayı görerek, onu almaya çabalayan tavşanın hikayesi bu. Sırası ile fare, tilki ve ayının katılımı ile üstüste çıkarak, elmaya zorla ulaşabilen kafadarlar, çabalarının sonucunda hep birlikte elmayı yiyor ve ayının ininde hep birlikte uyuyorlar. Çok güzel bir yardımlaşma paylaşma ve arkadaşlık hikayesi biraz da

  • Bu kitap ilk kez 1994 yılında Avusturyada, “Hoşçakal Küçük Sığırcık” adıyla yayımlandı. Avusturyalı çocuklarca çok sevilen kitap, kısa sürede tükendi ve ikinci baskıını yaptı. Ayrıca, yine o yıl Avusturyada yayımlanan çocuk kitapları arasında Almanyada en çok satan kitaplar listesinde birinci sırada yer aldı. Ne yazık ki bu kitap, Türk çocuklarına bundan beş yıl sonra ulaşabildi.

  • Hasta ve çok konuşmayan bir anne, iş bulduğunda eve uğramayan bir baba, mutlu olmak isteyen, yıldızlardan bunu dileyen bir çocuk. Acıkıp fırından bir somun ekmek çaldığında üzerine yapışan “hayta” yaftası ile gerçek ismini kendi bile unutmuş ve katıldığı çetede “birisi” olmaya çalışan bir çocuk. Çocuğun hayatı cüzdanını çalmaya çalıştığı adamın ona bir müzik aleti vermesi