Categories: Kitap Tavsiyeleri

by İnci Vural

Share

Categories: Kitap Tavsiyeleri

İnci Vural Tarafından Yazmıştır.

Paylaş

Nina bir türlü emziğinden ayrılamayan, biraz inatçı ve biraz da çok bilmiş küçük bir kız çocuğudur. Büyüse de her şeyi ağzında  emziği ile yapabileceğini düşünmektedir. Suluboya tekniği ile yaplmış resimlerde onu ağzında emziği ile otobüse binmiş emzikköy, emzikiye gibi semtlere giderken görürüz.

Hatta annesinin tüm ısrarlarına rağmen ağzında emziği ile gelin bile olabileceğini iddia Stanozolol injection price etmektedir. Ama bir gün fantastic bir şekilde rastladığı kurt ile yaptığı korkusuz sohbette, hem kurt tarafından yenmemeyi hem de kurtu sakinleştirebilmeyi başarır. Kurtu sakinleştirmek için ona ne verir …..tabii ki; kendisini en iyi sakinleştiren şeyi.

Ve bu paylaşım küçük Nina’yı büyütür ve konuşması bile “tutujam işte! Emziğimi hiş bırakmıyjam” dan “ona gerçekten ihtiyacı olan birine verdim” şekline dönüşür.  Psikolojik açıdan düşününce oral ihtiyaçlar giderilip ağız serbest kalınca, asli görevini de çok daha başarılı bir şekilde yapabilmişdir. Büyümek de zaten başlı başına bir iştir ve vazgeçişlerden oluşmuştur.

 

Gelişimsel Yaş Aralığı: 3-4 yaş

En Son Yazılar

  • Berra, onu sevecek, pasta alacak, ıslık çalmayı öğretecek ve arada bir de harçlık verecek bir dedesi olsun istemektedir. Ama böyle bir dedeyi nerede bulacağını da bir türlü bilemez. Yardımına arkadaşı Ulf yetişir. Berra’ya huzurevinden bir dede bulur. Berra ve Ulf, buldukları dedeye torunu için neler yapması gerektiğini anlatırlar. Ama Berra için neler yapılacağının yanında, çocuklar

  • Karlı bir kış gününde karnını doyurmak isteyen ve ağacın dalındaki son elmayı görerek, onu almaya çabalayan tavşanın hikayesi bu. Sırası ile fare, tilki ve ayının katılımı ile üstüste çıkarak, elmaya zorla ulaşabilen kafadarlar, çabalarının sonucunda hep birlikte elmayı yiyor ve ayının ininde hep birlikte uyuyorlar. Çok güzel bir yardımlaşma paylaşma ve arkadaşlık hikayesi biraz da

  • Bu kitap ilk kez 1994 yılında Avusturyada, “Hoşçakal Küçük Sığırcık” adıyla yayımlandı. Avusturyalı çocuklarca çok sevilen kitap, kısa sürede tükendi ve ikinci baskıını yaptı. Ayrıca, yine o yıl Avusturyada yayımlanan çocuk kitapları arasında Almanyada en çok satan kitaplar listesinde birinci sırada yer aldı. Ne yazık ki bu kitap, Türk çocuklarına bundan beş yıl sonra ulaşabildi.

  • Hasta ve çok konuşmayan bir anne, iş bulduğunda eve uğramayan bir baba, mutlu olmak isteyen, yıldızlardan bunu dileyen bir çocuk. Acıkıp fırından bir somun ekmek çaldığında üzerine yapışan “hayta” yaftası ile gerçek ismini kendi bile unutmuş ve katıldığı çetede “birisi” olmaya çalışan bir çocuk. Çocuğun hayatı cüzdanını çalmaya çalıştığı adamın ona bir müzik aleti vermesi